Östrojen, hem erkek hem de kadınların vücudunda üretilen bir hormondur. Kadınlarda, erkeklere oranla daha fazla miktarda bulunur. Göğüs bölgesi ve leğen kemiklerinin gelişmesi, uyluk ve kalçada yağ oranının artması gibi özelliklere katkıda bulunur. Ayrıca, kadın vücudunun erkek vücuduna göre daha az tüylü olmasını sağlar. Üreme organlarının görevlerini düzenleyen östrojen hormonu, özellikle menopoz döneminde bazı düzensizlikler yaşayabilir. Östrojen hormonunun yüksek olması uykusuzluk ve vücutta kramp oluşumuna yol açarken, düşük östrojen oranı kemik yapısında incelme, yorgunluk, depresyon ve osteoporoza yol açabilir.

Östrojen hormonunun vücutta yeterli miktarda olması için bazı ilaçlar mevcuttur. Ancak, vücutta birçok yan etki oluşturabilecek olan non-steroid kullanımı yerine, östrojen içeren meyvelerin tüketilmesi ile östrojen dalgalanmaları büyük oranda düzene girebilir.

Östrojen seviyesi düşük ya da yüksek olan kişiler, kayısı meyvesi sayesinde bu hormonun dengelenmesini sağlayabilir. Östrojen hormonunun yerine geçebilecek olan bu meyve, östrojen hormonu görevine sahip olan fitoöstrojen içerir.

Yüksek miktarda C vitamini içeren çilek, sağlığa olan faydasının yanı sıra östrojen içeren meyveler arasında sayılabilir. Çilek, içerdiği manganez minerali sayesinde östrojen seviyesinin düşük olmasından kaynaklanan kemik yapısında yaşanacak olan zayıflığın giderilmesine yardımcı olur.

Taze ve organik olarak tüketilen şeftali, östrojen seviyesinde yaşanan dalgalanmaların düzelmesi için oldukça yardımcı olan bir meyvedir.

Özellikle kurutulmuş erik, östrojen seviyesini artırma özelliğine sahiptir. Östrojen seviyesi düşük olan kişiler, östrojen içeren meyveler arasında sayılabilecek erik meyvesini kurutarak ya da taze olarak tüketebilir.

İçerisinde bulunan doğal şekerden dolayı oldukça sağlıklı bir meyve olan kiraz, iyi bir fitoöstrojen kaynağıdır. Kiraz tüketimi, vücutta östrojen hormonunun dengelenmesine katkı sağlar.

Östrojen içeren meyveler arasında yer alan üzüm, fitoöstrojen etkiye sahip olan meyveler sınıfına girer. Taze olarak tüketilebileceği gibi kurutularak da tüketilen üzüm, fitoöstrojen etkisi yaparak östrojen oranının normal seviyede olmasını sağlar ve bu sayede kişinin yaşam kalitesini büyük oranda artırır.

Östrojen seviyesi üzerinde olumlu etkiler yaratabilecek diğer besin kaynakları da mevcuttur. Meyvelerin yanı sıra, bazı sebzeler, tohumlar ve tahıllar da fitoöstrojen açısından zengindir. Bu besinlerin düzenli tüketimi, östrojen seviyesini dengelemeye yardımcı olabilir.

Östrojen içeren meyveler ve diğer fitoöstrojen kaynakları, hormon seviyelerinin dengelenmesine katkıda bulunarak, genel sağlığı olumlu yönde etkiler. Bu besinlerin düzenli ve dengeli tüketimi, özellikle menopoz döneminde yaşanabilecek hormon düzensizliklerini önlemeye yardımcı olabilir.