Vücuttaki hormon dengesinin değişmesiyle birlikte ortaya çıkan östrojen eksikliği, beraberinde pek çok sağlık sorununu da getirmektedir. Kadınlar için en önemli hormonlardan biri olan östrojen, genellikle 40'lı yaşlardan itibaren azalmaya başlar. Vücut yağ kitlesi, östrojen üretiminde oldukça etkili bir faktördür. Doymuş yağ tüketiminin yüksek olması östrojen düzeyini artırırken, doymamış yağların östrojen üretimine katkısı bulunmamaktadır. Kişinin ırkı, evlilik yaşamı, sosyal sınıfı, stres düzeyi gibi faktörler de östrojen seviyesini etkileyebilmektedir.

Östrojen eksikliği, menopoz öncesi dönemde ortaya çıkmaya başlar ve menopoz döneminde daha belirgin hale gelir. Erken dönemde östrojen eksikliği, kadınlarda ateş basması, terleme, ani çarpıntı, baş ağrısı, uyku sorunları, kas ve kemiklerde ağrı, depresyon ve libido kaybı gibi sorunları beraberinde getirir. Uzun dönemde ise östrojen eksikliği, osteoporoz ve kanser oranlarında artış riski ile ilişkilidir. Over fonksiyonlarının azalması ile fertilite düşer ve östrojen eksikliği kendini göstermeye başlar.

Östrojen eksikliği, cilt dokusunda azalma, cilt derisinde incelme ve vücudun merkezi ısısında düşme şeklinde ortaya çıkar. Ayrıca, östrojen eksikliği psikolojik anlamda da çeşitli sorunlara yol açar. Gerginlik, sinirlilik, halsizlik, ağlama isteği, konsantrasyon güçlüğü, uyku düzensizlikleri, iştahta artış ve karakteristik özelliklerde değişiklikler şeklinde kendini gösterir. Cilt derisi ve saçlı deride östrojen reseptörleri bulunduğundan, östrojen eksikliği elastikiyet kaybı, saçlarda kuruluk, cansızlık ve dökülmeler, kolajen miktarının azalması ile epidermiste incelme ve elastikiyet kaybına neden olur. Östrojen eksikliği vücuttaki kıl foliküllerinin de azalmasına yol açar.

Östrojen eksikliği, kadınlarda hormon dengelerinin bozulmasına bağlı olarak cinsel yaşamı da olumsuz yönde etkiler. Cinsel ilişkide vajinadan gelen kayganlaştırıcı sıvının östrojen eksikliğine bağlı olarak azalması, ağrılı cinsel ilişki ve ilişkiden zevk almama durumlarına neden olabilir. Ayrıca, üreme organlarında küçülme ve genital atrofiye bağlı olarak sık idrar, kabızlık, disparoni, stres inkontinans ve rektosel gibi değişiklikler de yaşanabilir.

Östrojen eksikliği, doğrudan ya da dolaylı olarak diğer hormonların dengesini de bozabilir. Hormonlara bağlı olarak değişen vücut metabolizması, iştah artışı ve fiziksel aktivitenin azalması ile kilo alımına neden olabilir. Ayrıca, östrojen eksikliği özellikle karın ve bel bölgesinde yağ depolanmasına yol açabilir. Bu durum, kardiyovasküler hastalıklar ve diyabet gibi kronik hastalıkların gelişme riskini artırabilir.

Östrojen eksikliği ile başa çıkmak için çeşitli yöntemler bulunmaktadır:

Östrojen eksikliği, yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen önemli bir sağlık sorunudur. Bu nedenle, belirtiler ortaya çıktığında bir sağlık profesyoneline başvurmak ve gerekli tedavi yöntemlerini uygulamak büyük önem taşır.